Tarih boyunca sonsuz aşkın, bağlılığın, gücün, ihtişamın ve Romalılar zamanında da sınıf farklılıklarının sembolü olmuştur yüzükler.
Bilinen ilk tarih öncesi yüzükler, Tunç çağında demirin işlenmesi ile yapılan basit çemberler, halkalardır. (M.Ö.3000 – 1000).
Arkeologların ilgili dönem yazıtlarından aktardığı bilgilere göre, çember Antik Mısırda ve daha öncesi kültürlerde başı ve sonu olmamayı yani sonsuzluğu ifade etmektedir. Çember ortasındaki delik ise bilinene ve bilinmeyene açılan kapı olarak görülmektedir. Parmağa takılan halka şeklinde bağlılık yüzüğü de bu kapıdan geçerek sonsuza kadar sürecek birlikteliği ve aşkı sembolize etmektedir.
İnce metal işçiliğiyle yapılmış süslü yüzüklere ise Antik Girit ve Miken uygarlıklarında rastlıyoruz.(M.Ö.1800)
Ortaçağ ve Rönesans’tan itibaren yüzüklerin üzeri renkli değerli taşlarla süslenmiş, gösterişin ve zenginliğin sembolü olarak değerlendirilmiştir.
Tarihten gelen süreç içinde kadınlar daima fark edilmek, farklı olduklarını hissetmek isterler ve bunun için de kullandıkları aksesuarların başında ellerini ve parmaklarını süsleyen yüzükler ve yüzüklü bileklikler (şahmeran) gelir.
Nikipiki, yurtiçinden ve dünyadan kendi koleksiyonuna uygun, göze çarpan, özgün ve çekici tasarım yüzükleri, giyim ve aksesuar tercihleri ile kendi tarzını ortaya çıkaran günümüz modern kadınlarına sunuyor…